Egzama
Egzama: Belirtileri, Tedavisi ve Nedenleri
Dermatit, günlük hayatta çok sık karşılaşılan, egzama olarak da bilinen ve çok çeşitli yaş aralıklarında her iki cinsiyette de görülebilen bir cilt rahatsızlığıdır. Beklenmedik anlarda alevlenebilen, kaşıntılı bir durum olduğu için kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkiler.
Egzama; çok sayıda nedeni ve birden fazla türünün olması, başka deri hastalıkları ile karışabilmesi, belirtilerinin kişiden kişiye farklılık göstermesi bakımından önemli bir cilt hastalığıdır ve tedavisinde uzmanlık şarttır.
Egzama Nedir?
Egzama kaşıntılı, cildin kızarması ve kabarık bir görünüm almasıyla karakterize bir hastalıktır. Deri sağlıklı görünümünden uzaklaşmıştır. Bununla birlikte ciltte kuruluk, çatlama ve su dolu kabarcıklar oluşabilir. Atopik dermatit genellikle çocukluk çağı egzaması olarak bilinen bir egzama türüdür.
Atopi, alerjik hastalıklara kalıtsal olarak yatkınlık anlamına gelir ve alerji ile ilişkili diğer hastalıklarda da kullanımı söz konusudur. Buradan da anlaşılacağı üzere bazı egzama türleri alerjik bünyelerde daha sık rastlanan fakat başka sebeplerle de tetiklenen bir cilt hastalığıdır. Ailesinde genetik olarak alerji durumu olan bireylerde diğer bireylere kıyasla görülme sıklığı çok daha yüksektir.
Atopik egzama hastaların büyük çoğunluğunda (%90) 5 yaşından önce ortaya çıkar ve genellikle ergenliğe doğru gerilerken nadiren de olsa erişkin yaşta da görülebilmektedir. Atopik dermatit denilen çocukluk çağı egzaması ilerleyen yaşlarda astım ve daha sonra allerjik rinite ilerleyebilir. Bu sürece ''atopik yürüyüş'' denilmektedir. Yani; çocukluk çağında oluşan egzama kişinin ilerleyen dönemlerinde alerji ile tetiklenen rinit, astım gibi bazı hastalıklara da yatkınlığını artırabilir. Bu durum kişinin hem çocukluk çağı hem de yetişkinlik süresince hayat kalitesini olumsuz etkilemesine sebep olur.
Atopik Egzama Belirtileri
Atopik dermatitin kişiden kişiye değişmekle birlikte en sık görülen belirtisi cilt kuruluğudur. Özellikle gece uyku sırasında şiddetlenen kaşıntılı bu egzama, genellikle dirsek, diz kıvrımı, boyun gibi katlantı bölgelerinde; rengi pembe, kırmızı, kahverengiye kadar değişebilen yaralar şeklinde görülür. Ayrıca ellerde, ayaklarda, göz kapaklarında, bebeklerde kafada görülebilir.
Kişi bu lekeleri kaşıdığı için ve cilt bariyeri bozulduğu için zamanla kabuklanma ve iltihaplanma görülür. Kişide özellikle gece olan yoğun kaşıntı nedeniyle uykusuzluk vb. durumlar görülmeye başlar. Cilt kuruduğu için hassaslaşır ve kızarmaya meyilli bir hale gelir. Bazı yerlerde kalınlaşmış bir deri görülebilir. Cilt bütünlüğünün bozulması, cildin dışarıdan gelebilecek tüm etkenlere karşı savunmasız kalması bazı enfeksiyonlara, mevcut egzamadan başka problemlere de sebep olabilir. Bu durum tedaviyi daha da güçleştirir.
Cilt, bariyer tabakası bozulduğu zaman normal fonksiyonu olan su tutma, nem dengesini sağlama, mikroorganizmalara karşı deriyi ve vücudu savunma gibi asıl işlevlerini yerine getiremez. Genellikle bu belirtiler ataklar şeklinde gelir ve şiddetlendiği dönemler haricinde kişi rahatsızlık duymayabilir.
Atopik Dermatit Nedenleri
Atopik dermatit oluşumunda genetik faktörlerin etkili olduğu bilinse de ortaya çıkma sebebi tam olarak bilinmemektedir. Genetik ile birlikte çevresel faktörelerin de atopik egzama başlamasında ve alevlenmesinde etkili olduğu bilinmektedir. Bazı yiyecekler ve vücuda temas eden kıyafetler vücutta aşırı reaksiyona sebep olabilir ve atopik dermatit alevlenmesine sebep olabilir. Bu durum kişiden kişiye değişmekle birlikte; özellikle kış aylarında giyilen yün kıyafetler, banyoda ve el yıkamada kullanılan kimyasal içerikli sabun, şampuan ve duş jelleri, stres, bazı enfeksiyonlar ve yiyecekler ile birlikte ev tozu akarları, hayvan tüyleri, ilkbaharda artan polenler ve yoğun güneş maruziyeti de bu egzamanın alevlenmesine sebep olabilir.
Atopik dermatit olgularının önemli bir kısmı yaş ile birlikte gerileme göstermekle birlikte, hastaların bir kısmında ergenlik ve yetişkin dönemde de devam edebilir, hatta ileri yaşta da ortaya çıkabilmektedir. Genetik olarak hem annede hem babada alerjik hastalıkların olduğu çocuklarda görülme olasılığı sadece ebeveynlerin birinde alerjik hastalık olan çocuklara göre daha sıktır. Atopik dermatit, astım, alerjik rinit gibi alerjik hastalıklar birbirini takip edebildiği için çocuklar takip edilmelidir. Örneğin, egzama görülen çocuklarda yaş ilerlediğinde alerjik rinit, alerjik astım gibi rahatsızlıklar da görülebilir..
Atopik Dermatit Tedavisi
Atopik dermatit, şiddeti mevsimsel olarak değişebilen bir hastalıktır. Kalıcı bir tedavisi olmamakla birlikte semptomlar sırasında alınan önlemler sonucu hastalığın atak dönemi daha hafif bir şekilde atlatılabilir. Bazı vakalarda tedaviye gerek duymadan belirtiler kendi kendine geçebilir.
Egzamada tedavinin asıl amacı cilt bariyerinin korunması, cildin nemlendirilerek kuruluğun giderilmesi, kaşıntının giderilerek yaşam kalitesinin yükseltilmesi ve kaşıntıya bağlı ciltte oluşabilecek enfeksiyonların önlenmesidir. Atak dönemlerinin dışında normal cilde göre daha hassas olan atopik cildin sağlıklı halde tutulabilmesi için de koruyucu önlemler almak gerekmektedir.
Atopik dermatitte temel tedavi cildin nemlendirilmesidir. Bunun dışında, kaşıntının şiddetli olduğu bölgelere kısa süreli kortizonlu ve devamında kortizonsuz kremler verilmektedir. Egzamaların üzerine eklenebilen bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için lokal olarak uygulanan antibiyotikli kremler ya da şiddetli enfeksiyon olması durumunda ağızdan antibiyotik tedavileri de verilebilmektedir.
Ayrıca kaşıntıyı baskılamak için antihistaminik şuruplar da verilir. Bütün bu tedavilerle gerilemeyen, şiddetli atopik dermatit tedavisinde sistemik kortizonlu ilaçlar ya da bu egzamayı alevlendiren hücreleri baskılayan bazı ilaçlar da dermatoloğunuz tarafından uygun görülürse başlanabilir. Atopik dermatit hastalarında cilt kuruluğu kaşıntı ve hastalık alevlenmesine sebep olabildiği için cildin nem dengesini geri kazanması amacıyla düzenli periyotlarla cilt özel kremlerle nemlendirilir. Hastanın günlük olarak yeterli su içmesi de burada önem taşır.
Hastalık alevlenmesinde kısa süreli kullanılan kortizonlu kremlerin mutlaka dermatoloğunuzun önerdiği şekilde kullanılması önemlidir. Kortizonlu kremler her ne kadar lokal olarak uygulansa da cilt üzerinde incelme, kılcal damar görünümünde artış, çatlak oluşumu gibi yan etkilere neden olabilir. Çok çeşitli egzama kremleri bulunmakla birlikte kişinin yaşına ve hastalığının şiddetine göre farklı tip kremler reçete edilebilmektedir.